Uygurlu Müslüman Türklere Uygulanan Çin Zulmü

Hazım Koral

19-12-2018 14:54

Bu sabah aracımla Kocaeli’den İstanbul’a doğru seyir halindeyken (hava soğuk ve yağışlı olmasına rağmen) yol kenarında bir grup insanın ellerinde Türkistan bayraklarıyla yürümekte olduklarını gördüm. İçim burkuldu. Onlarla birlikte yürüyor olmam gerektiğini düşündüm. Ama gözlerime dolan yaşları silerek yoluma devam ettim..

Simalarından Uygurlu oldukları belliydi. Edindiğim bilgiye göre Çin işgalindeki Doğu Türkistan’da uygulanmakta olan zulüm ve işkenceleri duyurmak için İstanbul’dan Ankara’ya yürüyorlarmış.

Elbetteki bu zulüm yeni değil. Çin Halk Cumhuriyeti yetkilileri katı komünizm döneminde uygulamış olduğu dinsizleştirme politikalarını bugün de bütün şiddetiyle devam ettirmektedir. Bütün dünyada başta din ve vicdan özgürlüğü olmak üzere insan temel hak ve özgürlükleri teminat altına alınırken Çin hâlâ eski kafa, eski mantıkla insanlık dışı uygulamalarını sürdürüyor. Çin rejimi bir devlet politikası olarak Müslüman Uygur halkını inançlarından soyutlamak ve tamamen asimile etmek için ikna kampları kurmuş vaziyette. Gerçi buna “ikna” da dememek lazım zira ikna ile değil çeşitli işkence teknikleri ile insanlardan inanç ve akidelerini terk etmeleri isteniyor. Buna “kültürel soykırım” denilse yeridir. Geçen Ramazan ayında sokaklarda sürek avı yapılarak oruç tuttuğu tespit edilen Müslümanların zorla oruç bozdurulduğuna sosyal medya vasıtasıyla tanık olmuştuk. Elbetteki bu yapılmakta olan zulümler oruç bozdurma ve namaza engel olma ile sınırlı değil. Camiler mühürlü, tesettür yasak, oruç yasak, Kur’an-ı Kerim okumak ve evde bulundurmak yasak, çocuklara Müslüman ismi vermek yasak, helâl ürün yasak, İslâm’a göre evlilik yasak. Sokaklarda bayanların kıyafetleri kontrol edilerek kısmen dahi tesettüre uygun olan elbiseler makasla kesiliyor. Kısacası İslâm’a ait ne varsa yasaklanmış vaziyette. Kültürel entegrasyon adına Çinli erkekler Müslüman kızlarla bir nevi iç güveysi olarak zorla evlendiriliyor ve böylece o aile kontrol altında tutuluyor. Evlerinde Kur’an, elif cüzü seccade ve Doğu Türkistan bayrağı bulunan insanlar toplama kamplarına götürülüyor ve oralarda tek tip elbise giydirilerek zor koşullar altında çalıştırılıyorlar. Tıpkı bir zamanlar Bulgaristan’da (1989 öncesi) komünizm döneminde soydaşlarımıza uygulanan zulüm gibi Belene türü kamplara götürülüyorlar. Şu anda 30 milyonluk Doğu Türkistan halkının 4.5 milyonu bu kamplarda son derece ağır koşullar altında zorunlu olarak tutuluyorlar. Ufak bir kıpırdama veya ufak bir ses yükseltme  bahane edilerek insanlara fiziki işkenceler yapılıyor. Tırnak sökme, diş sökme, erkeklerin hadım edilmesi, kadınlara tecavüz olayları sadece bu insalık dışı işkencelerden bir kaçı..

Ayrıca biraz evvel örneğini verdiğimiz Müslüman ailelere Çinli erkek yerleştirmeden mada, tıpkı işgalci İsrail gibi Müslümanların ev, işyeri ve tarlaları müsadere edilip Çinlilere veriliyor. Maksat Doğu Türkistan’ın demografik yapısını değiştirmek. Nitekim bu yerleştirme politikalarıyla Çinli nüfus % 47’ye ulaşmış vaziyette. İki üç yıl içerisinde bu demografik yapının tamamen değişeceği belirtiliyor. Çinli nüfus % 50’yi geçtiğinde bu ülke özerk yapısını da yitirip resmen işgal edilmiş olacak.. Son yıllarda zulüm, yıldırma ve sindirme politikaları öylesine had safhaya ulaşmış ki çarşı ve pazar yerlerinde Çinli gençler, dağdan gelip bağdakini kovarcasına sebepsiz yere Müslümanlara yönelik taciz, saldırı ve şiddet uygulama girişiminde bulunuyorlar. Bu tür olaylara bizzat sosyal medya vasıtasıyla tanık olmaktayız. Beş yaşlarında bir çocuğun annesini- babasını çok feci bir şekilde, daha açıkçası linç edercesine dövüyorlar. Yerde kan revan içerisinde yatmakta olan annesinin ve babasının başucunda ağlamakta olan çocuğu dövmeye başlıyorlar ve o küçücük çocuğun el ve parmaklarını kırıyorlar. Halk ise hiçbir şey yapamamanın ezikliği içerisinde olayı sadece izliyor..

Yine sosyal medyada tanık olduğumuz üzere Çinli birkaç genç Müslüman bir çocuğu bir köşeye sıkıştırıp üzerinde sigara söndürüp çeşitli işkenceler yapıyorlar ve sonunda o çocuğu taşlarla linç edip öldürüyorlar, bu da yetmezmiş gibi üzerine işiyorlar. Bu bize ABD askerlerinin Afganistan’da seyir halinde motorsikletiyle gitmekte olan bir genci iddia üzerine ateş ederek öldürmeleri ve öldürdükleri çocuğun baş ucunda hatıra fotoğrafı çektirip ardından cesedin üzerine işemelerini hatırlatıyor.

Bir zamanlar Fransızlar Cezayir’de, İtalyanlar Libya’da, İngilizler Mısır’da, Suriye’de ve Hindistan’da benzeri zulüm, işkence ve katliamlar yapıyorlardı. Myanmar hükümetine bakıyoruz, daha kısa bir süre önce Royinganlı/Arakanlı Müslümanlara resmen soykırım uygulayarak on binlerce insanı katledip 350’nin üzerinde köyü yakıp yok ettiler. Ki bu insanlara nüfus kağıdı bile verilmiyor. Myanmar rejimi bu halkı yok sayıyor. Çinliler ise böyle bir uygulama yapamadıkları için farklı baskı, farklı işkence yöntemleriyle dinsizleştirme politikaları uygulayıp, Uygur halkından işgücü ve ırgat olarak yararlamaya çalışıyor. Şu bir hakikat ki, bir halkın elinden inanç ve kültür değerlerini aldığınızda onları yok ettiniz demektir. Yani bugün Çin rejiminin uygulamakta olduğu kültürel soykırımdan başkası değil..

Ayrıca işgalci Çin rejiminin Doğu Türkistan halkına yurtdışı seyahatlerini de yasaklamış durumda. Kaçak yollardan yurtdışana gittiği tespit edilenler ise hapse atılıp çeşitli işkencelerden geçiriliyor. Oysa insan temel hak ve özgürlüklerinin başında “seyahat özgürlüğü” gelmektedir. Bir insanın seyahat özgürlüğüne engel olmak o insana esareti yaşatmaktan başka bir şey değildir. Kısacası Doğu Türkistan halkı işgalci Çin rejiminin esareti altında ne dini vecibelerini yerine getirebiliyorlar ne güven içerisinde bir hayat yaşayabiliyorlar. Peki sormak gerekmiyor mu, İslâm İşbirliği Teşkilatı ne iş yapıyor? Doğu Tğrkistanlı Müslümanlara uygulanmakta olan Çin zulmüne dur demek için ne tür diplomatik girişimlerde bulundular? İslâm Ümmeti olarak nasıl bir durumdayız ki, din kardeşlerimize ve soydaşlarımıza sahip çıkamıyoruz. Ümmet olarak 57 ulus devlete bölünmüş vaziyetteyiz. Dünya siyasetinde ve uluslararası arenada hiçbir varlık gösteremiyoruz. Ne yazık ki, hiçbir yaptırım gücüne sahip değiliz. Doğu Türkistan’da yapılan bu zulümler Müslüman Uygur halkına değil de başka bir ulusa yapılmış olsaydı Birleşmiş Milletler dünyayı ayağa kaldırırdı. Bakınız bir zamanlar Hollanda’da bir diskotekte Amerikalı ve Libyalı gençler arasında kavga çıkıyor ve Amerikalı bir genç öldürülüyor. ABD bu cinayeti işleyenleri Kaddafi’den istiyor. Kaddafi vermeyince ABD, İngiltere’den kaldırdığı uçaklarıyla gidip Libya’yı ve Kaddafi’nin Bingazi’deki sarayını bombalıyor. Bu bombalama esnasında birçok insan öldü. Ölenler arasında Kaddafi’nin 6 aylık çocuğu da vardı..

Kısacası ümmet olarak acınası hâldeyiz..

Gözden ırak olunca gönülden de mi ırak oluyor diyeceğiz fakat biz ne yazık ki yanıbaşımızda Yemen halkına dahi sahip çıkamadık. 24 Mart 2015 tarihinden beri alçak Suud rejimi yedeğine aldığı 9 Arap ülkesiyle birlikte mazlum Yemen halkını bombalıyor ve diğer Müslüman ülkeler bu vahşeti sadece seyrediyor. Zulüm kimden gelirse gelsin ve kime yönelik olursa olsun mutlaka karşı gelinmeli.

STK’lar bir şekilde Uygurlu Müslüman Türklere ve Yemen halkına yapılan zulmü gündemde tutmalı fakat asıl olarak Müslüman ülkeler ortak kararlar alıp diplomatik baskılarla bu zulümleri engellemeye çalışmalı.

Ufak bir not: Sayın okuyucumuz, elbette yıllardan beri var olsa da özellikle günümüzde Müslüman halkımıza yönelik çok farklı algı operasyonlarına maruz kalabiliyoruz. Geçen yıl Uygur Türklerine yönelik işkence ve kötü muameleler gündeme geldiğinde bazı gazeteciler Çin’e gidip incelemelerde bulunmuş; hâsılı camilerin açık olduğunu ve kimsenin dinine, ibadetine karışılmadığını yazmışlardı. Muhtemelen bu gazeteciler kısmen dinî özgürlüklerin olduğu Pekin ve Çinlilerin egemen olduğu (özerk olmayan) bölgelere gitmişler ve buralarda tanık olduklarını bizlere aktarmış olabilirler. Her şeyden önce Uygur Türklerinin meskun olduğu bölge, Çinliler için potansiyel tehdit oluşturmaktadır ve bu tehditi bertaraf etmek için asimilasyon politikaları gütme ve halkı zapt-u rapt” altına alma adına insanlara baskılar yapmakta ve zulmetmektedirler. Diğer bölge ve şehirlerdeki din serbestisi bizleri yanıltmamalı. Bir başka husus ise ne yazıkki Arakan’da olduğu gibi Doğu Türkistan’da da vahabi zihniyetine sahip bir takım gençler ABD’nin dümen suyunda hareket ederek, yersiz ve zamansız silahlı eylemlerde bulunup egemen işgalci güçlerin hışmını halkın üzerine çekmekte ve böylece baskıların artmasına sebebiyet vermektedirler. Biz elbette sinsinler, asimile olsunlar demiyoruz. Ayrıca orada yaşanan mazlumiyete de duyarsız olamayız. Ama şu da bir gerçek ki yersiz ve zamanı ayarlanmamış kalkışmalar Müslümanlara zarardan başka bir şey vermemektedir. Sonuç olarak İslâm ümmeti birleşmediği, İslâm ümmeti evrensel birlikteliğini tesis etmediği süre dünyanın birçok bölgesinde var olan bu tür sorunlar bitmez ne yazıkki. Rabbimiz mazlumların yardımcısı olsun ve biz Müslümanlara da feraset versin.

DİĞER YAZILARI Nedir Bu İran Düşmanlığınız? 01-01-1970 03:00 Yenileceksiniz Ve Cehenneme Sürüleceksiniz 01-01-1970 03:00 İslam Birliği Ve Şirk... 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi Ve Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çetenin İşgal Ve Tahakküm Alanı... 01-01-1970 03:00 BM Değil Ümmet Olarak Biz Suçluyuz... 01-01-1970 03:00 Hamas'ın Esirlere Yaptığı Muamele Peygamber Ahlakıdır... 01-01-1970 03:00 Canavar Siyonizm ve Canavar Batı Rejimleri 01-01-1970 03:00 Gazze'ye Sağır Olmak Katliama Ortak Olmaktır 01-01-1970 03:00 Mescid-i Aksa Tufanı... 01-01-1970 03:00 İmanımızı Gözden Geçirmek... 01-01-1970 03:00 Devlet Yapılanması Kapsamında ve Hayatın Her Alanında İslam Bir Paket Programdır... 01-01-1970 03:00 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı ve Bilmemiz Gerekenler... 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Ve Hatırlattıkları... 01-01-1970 03:00 Kurbanın Hikmet Ve Felsefesi 01-01-1970 03:00 İmam Humeyni'yi Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 Seçim Tartışmaları ve Bizim Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Seçimin Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyasi Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çete Yine Şaşırtmadı... 01-01-1970 03:00 Oruç'un Fayda Ve Hikmetleri... 01-01-1970 03:00 Sigaranın Zararları 01-01-1970 03:00 Depremde Ölenlerin Katili Kim... 01-01-1970 03:00 Depremin Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 ABD'nin Bitmeyen Entrikaları 01-01-1970 03:00 Hak Batıl Savaşında Kukla Charlie Hebdo ve Pİyon Rasmus Paludan... 01-01-1970 03:00 Charlie Hebro Çağdaş Kab Bin Eşref 01-01-1970 03:00 Çocuk Gelin Mevzusu... 01-01-1970 03:00 Terör Ve Kısas 01-01-1970 03:00 Atatürk'ün Son Meclis Konuşması İle İlgili Tartışmalar 01-01-1970 03:00 Aliya İzzetbegoviç'i Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 İran'da Yaşanan Olaylar ve Türkiye Kıyaslaması... 01-01-1970 03:00 T.C'nin Siyonist Çete İle İlişkileri 01-01-1970 03:00 Misyonumuz Evrensel Nitelikte Müesses Bir Nizam Kurmak Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz... 01-01-1970 03:00 Suriye ve Diğer Arap Ülkelerinin Filistin'e Bakışı... 01-01-1970 03:00 Takva Mücadeledir 01-01-1970 03:00 28 Şubat Darbesinin Hatırlattıkları.... 01-01-1970 03:00 Biz Neyin Derdindeyiz Suud Ve Avanesi Ne Yapıyor? 01-01-1970 03:00 Haya İmandandır... 01-01-1970 03:00 Merhamet İnsanın En Temel Hasleti Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz 01-01-1970 03:00 Azerbaycan ABD Ve Siyonist İsrail Kıskacında... 01-01-1970 03:00 Tarih Tekerrür Ediyor ve Taliban'lı Yeni Dönem 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Bosna Savaşı ve Srebrenica Katliamı... 01-01-1970 03:00 Ey Allah'ın Kulları Kardeş Olunuz... 01-01-1970 03:00 Ateşkes Filistin'i Unutturmamalı... 01-01-1970 03:00 Sicili Bozuk Ve Küstah ABD 01-01-1970 03:00 Erbakan'ı Tanımak 01-01-1970 03:00 Tarım Ve Ekolojik Sorunlarımız 01-01-1970 03:00 Sürdürülebilir Aile Yuvasının Ön Şartı İyi Geçimdir.. 01-01-1970 03:00 Batıl Ehlinin İslâm'a Ve Peygamberimiz'e Olan Düşmanlığı... 01-01-1970 03:00 İftira Dezenformasyon Ve Tezvirat Olguları Üzerinden İran Düşmanlığı.. 01-01-1970 03:00 Kısasta Hayat Vardır 01-01-1970 03:00 Kerbelâ Kıyamını Anlamak... 01-01-1970 03:00 Istanbul Sözleşmesi Mi, İslam Sözleşmesi Mi.... 01-01-1970 03:00 Bir Hukuk Skandalı Ve 22 Yıllık Hasret... 01-01-1970 03:00 Aile Mahremiyeti Üzerine 01-01-1970 03:00 Dünya Kudüs Günü Ve Asıl Mesele 01-01-1970 03:00 Oruç Ve Nefs Tezkiyesi.. 01-01-1970 03:00 Koronavirüs (Kovid-19) Hakkında... 01-01-1970 03:00 Mayın Eşeği Olmamak 01-01-1970 03:00 İslâm Devriminin 41'nci Yılı Muhasebesi 01-01-1970 03:00 İran'ın Suriye'de Ne İşi Var? 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Evlilik Hayatını Bitiren Faktörler... 01-01-1970 03:00 Nikâh Akdi.. 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Maneviyat... 01-01-1970 03:00 Takva İslam’ı En İyi Şekilde Yaşamaktır 01-01-1970 03:00 Gürültü Kirliliği 01-01-1970 03:00 Ramazan Ayı Ve Oruç 01-01-1970 03:00 Tesettürün Cılkının Çıkarılması Ve Müstehcenliğin Yaygınlaşması Üzerine... 01-01-1970 03:00 Şer Ekseni 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi’nin 40. Yılı 01-01-1970 03:00 Nikâhta Keramet Vardır 01-01-1970 03:00 Evliliğe Giden Yolda Kıskançlık... 01-01-1970 03:00 Unutulan Vecibe Emr-İ Maruf -Nehyi Münker Ve Nasihat.. 01-01-1970 03:00 Akraba Ve Komşuluk İlişkileri 01-01-1970 03:00 Art Niyet - Suizan Veya Önyargı 01-01-1970 03:00 Emin, Güvenilir Ve Nezaket Sahibi Olmak 01-01-1970 03:00 Gelin Ve Damat Mevzusu 01-01-1970 03:00 Yarınlar Bizim 01-01-1970 03:00 Siyonistlerin Kuklası Küstah Trump 01-01-1970 03:00 Evlilik Oyunu (!) 01-01-1970 03:00 Geçimsizlik Ve Boşanma Hadiseleri 01-01-1970 03:00 Anlamlı Ve Bir O Kadarda Stratejik Ziyaret... 01-01-1970 03:00 Evlilik Huzurun Teminatıdır… 01-01-1970 03:00 Evlilik İçin Mümeyyiz Olmak… 01-01-1970 03:00 Medeniyetimiz Ve Ufak Ayrıntılar 01-01-1970 03:00 Eşler Arasındaki Kıskançlık Ve Duygu Kontrolü... 01-01-1970 03:00 Sevgi Ve Aşk Üzerine Kısa Bir Analiz.... 01-01-1970 03:00 Farkındalık... 01-01-1970 03:00 Mesuliyet Hissi Ve Merhamet Duygusu.. 01-01-1970 03:00 İnsanı Ve Misyonunu Tanımak. 01-01-1970 03:00 Terör Ve Şiddetin Meşruiyeti Yoktur. 01-01-1970 03:00 Fethullah Gülen’in İnanç Ve Psikolojisi... 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’da Âşura Öncesi 01-01-1970 03:00 Azmettirici ABD Tetikçi FETÖ Destekçi NATO 01-01-1970 03:00 İşgalci Siyonist İsrail İle Anlaşmaya Hayır.. 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimine Bir Başka Açıdan Bakış... 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimi Hangi Amaca Matuf.. 01-01-1970 03:00 Sıbgatullah; Allah'ın Boyası.. 01-01-1970 03:00 Ramazan Ve Oruç 01-01-1970 03:00 İkra 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Manevîyat 01-01-1970 03:00 Edep 01-01-1970 03:00 Erbain Yürüyüşü 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’yi Anmak Bidat Mi? 01-01-1970 03:00 Kûr’ân Ve İmâm Hüseyin 01-01-1970 03:00 Üst Kimlik Manifestomuz.. 01-01-1970 03:00 Teberrâ Ve Tevellâ 01-01-1970 03:00 Uhuvvet Ve Tasavvuf 01-01-1970 03:00 Ümmet Birlikteliğinin Önündeki Engeller 01-01-1970 03:00 Diyalog Ve Uhuvvet'in Ön Şartları… 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı (2) 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı -1- 01-01-1970 03:00 Tevhid Selâm Terör Örgütü Mü? 01-01-1970 03:00