Takva İslam’ı En İyi Şekilde Yaşamaktır

Hazım Koral

08-07-2019 19:27

İçerisinde bulunduğumuz toplum ve bu toplumu temsil eden devletin işleyiş mekanizması, bütün kurumlarıyla tüzel kişilik olarak takva olgusundan fersah fersah uzak olduğu izahtan varestedir. Ancak bazı insanlarımız ne hikmetse İslâmiyet’in en iyi yaşandığı ülkenin Türkiye olduğunu iddia etmektedirler. Gerçi bir zamanlar Demirel’de bu savı ileri sürüp durmaktaydı. Bir de malum gazetelerin eski köşe yazarları da aynı safsatayı (özellikle Cuma günleri) yazıp duruyorlardı.

Konumuzla ilgili bir anekdot aktaracak olursak: “Bir vatandaş Müslümanlığı ile övündüğü hâlde Allah’ın emir ve nehiylerine aldırmıyorsa; söz gelişi insanları ticaretinde aldatıyorsa, faizli işlemler yapıyorsa, kadın - erkek ilişkilerinde helal ve haramlara dikkat etmiyorsa; kalp kırıyorsa, kul hakkını ihlal ediyorsa, borcuna sadık değilse, bu kişi takva sahibi değildir; onun imân ve İslâm’la övünmesinin, durmadan dua etmesinin kendisine bir  faydası yoktur. Benzer durum toplumlar için de geçerlidir. Müslüman olmakla övünen bir ülke, toplum veya iktidar ilahî hükümleri tatbik etmiyorsa, adaleti tesis etmiyorsa, zinayı, kumarı, şans oyunlarını serbes bırakıyorsa, içki üretimini bizzat devlet yapıyorsa, ekonomisi ve bankaları faiz esasına göre işliyorsa, ulusal çıkarını herkesin ve her şeyin üstünde tutup gerektiğinde Müslüman komşuları üzerinde sömürgeci veya tahakkümcü politikalar izliyorsa, komşusunda iç savaşlar çıkartıyorsa, devletlerarası sistem içinde küresel tahakkümcü ve hegemonlarla iş tutup ittifaklar kuruyorsa bu ülke veya toplumun takvası yok demektir.” (Kur’an Dersleri: Meal Ve Tefsir C.6. S.53 Ali Bulaç)

Bir başka husus var ki o da şudur: Bu ülkede suç ve günah estetize edilerek normal hâle getirilmiş. Haramlar ve günahlar öylesine kanıksanmış ki, insanların pek çoğu menhiyatın haramlığından dahi haberi yok. Mesleğimiz icabı sokak röportajları yaptığımız esnada halka milli piyangonun haram olup olmadığını soruyoruz! Aldığımız ilginç ve bir o kadar da ironik cevap şu: “Neden haram olsun ki, devletin teminatı altında ve devlet tarafından teşvik ediliyor; ayrıca milli piyango gelirinin % 60’a yakını vergi olarak devletin kasasına giriyor. Neden haram olsun ki?!” Evet bize verilen cevapların bir kısmı ne yazık ki böyle. Bu ülkede haramlar ne hâle getirilmiş!

Özellikle ifade edecek olursak, takva olgusu bilgi ve ilim sahibi olmayı zorunlu kılmaktadır. Ancak hak ve hakikat bilgisine sahip olanlar takva ehli olabilir. Takva ehli kişi bilgi donanımı ile Allah’tan sakınır, hududullaha riayet eder, yüksek bir bilinçle Allah’a bağlı kalır, her daim haşyet içinde yaşar, ahireti bir an için aklından çıkarmaz, vecibelerini ona göre yerine getirir, çevresine, doğaya, tabiata, kısacası bütün canlı mahlûkata karşı sorumluluk bilinciyle yaşar. Zira başlığımızda ifade ettiğimiz gibi, takva İslâm’ı en iyi şekilde yaşamaktır. Müslümanlar olarak en çok hassas davranmamız gereken husus helâl - haram hudutlarına riayet etmemizdir. Zira ahiretteki durumumuzu, yani gideceğimiz yerin adresini belirleyen unsur bizim yaşadığımız hayat ile motamot ilintilidir. Ontolojik anlamda Rabbimiz bedenimizi helâl rızka göre yaratmıştır. Metabolizmamız helâl rızka göre randıman vermektedir. Haram lokma sadece bedensel değil ruhsal mutasyona da sebebiyet vermektedir. Günümüz insanlarının çoğu neden stres sarmalında, neden mutsuz ve huzursuz acaba? Aile içi şiddet ve boşanma hadiseleri neden ayyuka çıkmış? Sosyal ilişkilerde tahammülsüzlük had safhada, nezaket hak getire..

“Müslümanım elhamdülillah” demek sadece bir iddiadan ibarettir, bunun ispatı ise ileri sürdüğümüz savın hayatımızdaki karşılığıdır. İslâmiyet her şeyden önce nezaket ve yüce ahlâkî değerler sistemine dayalı bir yaşam biçimidir. Üstelik sadece bireysel hayata tekabül eden bir yaşam şekli değil, bu yaşam biçimi toplumsal ve siyasî hayatımızı da kuşatıp ihata etmektedir.

1789 Fransız devrimine refere edilen seküler yönetim biçimi İslâmiyet ile taban tabana zıtlık arzetmektedir. Çünkü İslâmiyet ibadeti siyaset ve siyaseti ibadet olan bir dindir. Böyle bir dini siz bireysel hayata mahkûm edemezsiniz. Böyle bir şeye teşebbüs etmek Ku’an’ın % 85’ini iptal etmeye kalkmaktır. İslâmiyet bireylerin vicdanına ve inisiyatifine terk edilmiş bir din değildir. Takva olgusu her bireyin uhdesine tevdi edilmiş olmakla birlikte kamusal alanda da karşılığı olan davranış kalıbıdır. Bir savcı görevini icra ederken takva yani hak ve adalet sınırlarına riayet ederek Allah Teâlâ’nın rızasını ve hududunu gözetmek durumundadır. Aksi hâlde Sayın Önder Sav’ın ifade ettiği gibi cüzdanı ile vicdanı arasına sıkışıp kalır. Milli Eğitim Bakanlığı’ında çalışan görevliler tüm ders müfredatını takva ilkelerine göre tanzim etmeli. Savunma Bakanlığı’nın alacağı her karar hem ülke çıkarları ile hem ümmetin maslahatı ile örtüşmeli. NATO’nun esaretinden, ABD’nin vesayetinden bir an evvel kurtulmalıyız. Komşularımızla ilgili münasebetlerimiz İslâm Birliği ve İslâm Savunma Paktı projesine hizmet etmeli. Alınacak kararlar hem ümmetin maslahatına uygun olmalı, hem komşuluk ilişkilerini zedelememeli. Ama her şeyden önce mevcut ayrımcılıklar, ayrışmalar, siyasî gerginlikler ve siyasî çatışmalar son bulsun ki takvaya uygun adımlar atılmış olsun. Ayrıca şu gerçeği de itiraf etmiş olalım; ulus yapılanmaları takvaya uygun olmayan ve sosyal şirki beraberinde getiren yapılardır. Biraz evvel sözünü ettiğimiz kamu kurumlarına ilişkin takva beklentimiz şimdilik sadece temenniden ibarettir. Zira her şeyden önce Müslüman bir ülkede yasama, yürütme ve yargı organları Kur’an’ı referans almak durumundadır. Bu ise köklü bir değişimi, köklü bir dönüşümü zorunlu kılmaktadır. İmân’ımız gereği seküler yapı mutlaka sorgulanmalıdır. Müslüman bir halkın aidiyet duygusu, iradesi, düşüncesi ve fikriyatı Müslümanca olmalıdır. Hiçbir beşeri ideoloji Müslüman bir halka güven ve huzur veremez. Huzur İslâm’dadır. Huzur, toplumsal dokunun takva üzere kaim kılınmasıyla mümkündür.

Akidemiz gereği biz Müslümanlar takvaya uygun bir hayata talip olduğumuza göre, bizi takvadan uzaklaştıran her türlü yapıyı, kurumu ve her türlü beşeri ideolojiyi reddetmek durumundayız. Bu husus ötelendikçe ve tehir edildikçe sorumluluklar ve veballer de katmerleşerek artmaktadır. “Bir toplum kendi durumunu değiştirmedikçe Allah’da onların durumunu değiştirmez.” (Rad:11) Biz toplum olarak muttaki olursak ancak Rabbimiz makus talihimizi değiştirir.

Rabbimiz buyuruyor ki: “Güzel akibet muttakilerindir.” (Hud:49, Araf:128, Kasas:83) Ayette geçen “muttaki” sözü “takvalılar” anlamına gelmektedir. Şu hâlde ümmet olarak güzel bir akibete ulaşmayı kendimize hedef almalıyız...

İslâmiyet sosyal bir dindir. Sosyal ve kamusal hayatımızda eğer takvanın yeri yoksa o topraklar üzerinde yaşayan halkın da takvası yoktur; münferiden varsa bile eksiktir. Allah Teâlâ’nın kerih görüp, kebahir günah olarak addettiği haramlar bir yerde alenen yaşanıyorsa ve bu tiksindirici günah ve haramlar devlet tarafından yasalarla teminat altına alınmışsa ve ayrıca devlet tarafından teşvik ediliyorsa o toplum ve o devlet organlarını işleten şahısların takvasından nasıl söz edilebilir? Böyle bir devletin vatandaşı olarak nasıl takvalı kalınabilir ki? Temiz toplum, takvalı toplum ancak takva üzere sürdürülen temiz siyasetlerle neşvü nema bulur.

Bir özlü cümlede şöyle geçmektedir:

“Allah, iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır.

Yeryüzündeki kötü insanlar ise, kendi iradelerini hakim kılmak için Allah'ı kullanırlar.” (Fatır:5)

Evet; Allah Teâlâ’nın iradesine uygun bir hayat yaşama azmi ve çabası içerisinde olursak üzerimize ilâhî rahmet yağar ve Rabbimiz nice iyiliklere ve nice güzelliklere bizi vesile kılar. Öte yandan Allah adına insanları aldatmaya kalkanlar ise geçici olarak belki bir takım pespaye emellerine ulaşabilirler fakat sonları kaçınılmaz hüsrandır. İnsanlık tarihi ve günümüzde yaşanmış birçok hadise buna örnektir...

Güzel akibet takva ehli insanların olduğuna göre, kötü akibet zalimlerin olmaktadır. Şu hâlde sonuç olarak ifade edecek olursak biz Müslümanların olmazsa olmazı takva olgusudur. Takva ehli olabilmemiz için hem birey olarak, hem toplum olarak ve hem tüzel kişilik yani devlet mekanizması olarak (bütün kurum ve kurallarıyla) takva olgusunu kuşanmak durumundayız. Elbette ki takva için önce ahlâk ve maneviyat diyoruz. Zira takvayı domine ve tahkim eden ahlâk ve maneviyattır.

 

DİĞER YAZILARI Nedir Bu İran Düşmanlığınız? 01-01-1970 03:00 Yenileceksiniz Ve Cehenneme Sürüleceksiniz 01-01-1970 03:00 İslam Birliği Ve Şirk... 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi Ve Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çetenin İşgal Ve Tahakküm Alanı... 01-01-1970 03:00 BM Değil Ümmet Olarak Biz Suçluyuz... 01-01-1970 03:00 Hamas'ın Esirlere Yaptığı Muamele Peygamber Ahlakıdır... 01-01-1970 03:00 Canavar Siyonizm ve Canavar Batı Rejimleri 01-01-1970 03:00 Gazze'ye Sağır Olmak Katliama Ortak Olmaktır 01-01-1970 03:00 Mescid-i Aksa Tufanı... 01-01-1970 03:00 İmanımızı Gözden Geçirmek... 01-01-1970 03:00 Devlet Yapılanması Kapsamında ve Hayatın Her Alanında İslam Bir Paket Programdır... 01-01-1970 03:00 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı ve Bilmemiz Gerekenler... 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Ve Hatırlattıkları... 01-01-1970 03:00 Kurbanın Hikmet Ve Felsefesi 01-01-1970 03:00 İmam Humeyni'yi Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 Seçim Tartışmaları ve Bizim Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Seçimin Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyasi Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çete Yine Şaşırtmadı... 01-01-1970 03:00 Oruç'un Fayda Ve Hikmetleri... 01-01-1970 03:00 Sigaranın Zararları 01-01-1970 03:00 Depremde Ölenlerin Katili Kim... 01-01-1970 03:00 Depremin Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 ABD'nin Bitmeyen Entrikaları 01-01-1970 03:00 Hak Batıl Savaşında Kukla Charlie Hebdo ve Pİyon Rasmus Paludan... 01-01-1970 03:00 Charlie Hebro Çağdaş Kab Bin Eşref 01-01-1970 03:00 Çocuk Gelin Mevzusu... 01-01-1970 03:00 Terör Ve Kısas 01-01-1970 03:00 Atatürk'ün Son Meclis Konuşması İle İlgili Tartışmalar 01-01-1970 03:00 Aliya İzzetbegoviç'i Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 İran'da Yaşanan Olaylar ve Türkiye Kıyaslaması... 01-01-1970 03:00 T.C'nin Siyonist Çete İle İlişkileri 01-01-1970 03:00 Misyonumuz Evrensel Nitelikte Müesses Bir Nizam Kurmak Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz... 01-01-1970 03:00 Suriye ve Diğer Arap Ülkelerinin Filistin'e Bakışı... 01-01-1970 03:00 Takva Mücadeledir 01-01-1970 03:00 28 Şubat Darbesinin Hatırlattıkları.... 01-01-1970 03:00 Biz Neyin Derdindeyiz Suud Ve Avanesi Ne Yapıyor? 01-01-1970 03:00 Haya İmandandır... 01-01-1970 03:00 Merhamet İnsanın En Temel Hasleti Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz 01-01-1970 03:00 Azerbaycan ABD Ve Siyonist İsrail Kıskacında... 01-01-1970 03:00 Tarih Tekerrür Ediyor ve Taliban'lı Yeni Dönem 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Bosna Savaşı ve Srebrenica Katliamı... 01-01-1970 03:00 Ey Allah'ın Kulları Kardeş Olunuz... 01-01-1970 03:00 Ateşkes Filistin'i Unutturmamalı... 01-01-1970 03:00 Sicili Bozuk Ve Küstah ABD 01-01-1970 03:00 Erbakan'ı Tanımak 01-01-1970 03:00 Tarım Ve Ekolojik Sorunlarımız 01-01-1970 03:00 Sürdürülebilir Aile Yuvasının Ön Şartı İyi Geçimdir.. 01-01-1970 03:00 Batıl Ehlinin İslâm'a Ve Peygamberimiz'e Olan Düşmanlığı... 01-01-1970 03:00 İftira Dezenformasyon Ve Tezvirat Olguları Üzerinden İran Düşmanlığı.. 01-01-1970 03:00 Kısasta Hayat Vardır 01-01-1970 03:00 Kerbelâ Kıyamını Anlamak... 01-01-1970 03:00 Istanbul Sözleşmesi Mi, İslam Sözleşmesi Mi.... 01-01-1970 03:00 Bir Hukuk Skandalı Ve 22 Yıllık Hasret... 01-01-1970 03:00 Aile Mahremiyeti Üzerine 01-01-1970 03:00 Dünya Kudüs Günü Ve Asıl Mesele 01-01-1970 03:00 Oruç Ve Nefs Tezkiyesi.. 01-01-1970 03:00 Koronavirüs (Kovid-19) Hakkında... 01-01-1970 03:00 Mayın Eşeği Olmamak 01-01-1970 03:00 İslâm Devriminin 41'nci Yılı Muhasebesi 01-01-1970 03:00 İran'ın Suriye'de Ne İşi Var? 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Evlilik Hayatını Bitiren Faktörler... 01-01-1970 03:00 Nikâh Akdi.. 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Maneviyat... 01-01-1970 03:00 Gürültü Kirliliği 01-01-1970 03:00 Ramazan Ayı Ve Oruç 01-01-1970 03:00 Tesettürün Cılkının Çıkarılması Ve Müstehcenliğin Yaygınlaşması Üzerine... 01-01-1970 03:00 Şer Ekseni 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi’nin 40. Yılı 01-01-1970 03:00 Nikâhta Keramet Vardır 01-01-1970 03:00 Uygurlu Müslüman Türklere Uygulanan Çin Zulmü 01-01-1970 03:00 Evliliğe Giden Yolda Kıskançlık... 01-01-1970 03:00 Unutulan Vecibe Emr-İ Maruf -Nehyi Münker Ve Nasihat.. 01-01-1970 03:00 Akraba Ve Komşuluk İlişkileri 01-01-1970 03:00 Art Niyet - Suizan Veya Önyargı 01-01-1970 03:00 Emin, Güvenilir Ve Nezaket Sahibi Olmak 01-01-1970 03:00 Gelin Ve Damat Mevzusu 01-01-1970 03:00 Yarınlar Bizim 01-01-1970 03:00 Siyonistlerin Kuklası Küstah Trump 01-01-1970 03:00 Evlilik Oyunu (!) 01-01-1970 03:00 Geçimsizlik Ve Boşanma Hadiseleri 01-01-1970 03:00 Anlamlı Ve Bir O Kadarda Stratejik Ziyaret... 01-01-1970 03:00 Evlilik Huzurun Teminatıdır… 01-01-1970 03:00 Evlilik İçin Mümeyyiz Olmak… 01-01-1970 03:00 Medeniyetimiz Ve Ufak Ayrıntılar 01-01-1970 03:00 Eşler Arasındaki Kıskançlık Ve Duygu Kontrolü... 01-01-1970 03:00 Sevgi Ve Aşk Üzerine Kısa Bir Analiz.... 01-01-1970 03:00 Farkındalık... 01-01-1970 03:00 Mesuliyet Hissi Ve Merhamet Duygusu.. 01-01-1970 03:00 İnsanı Ve Misyonunu Tanımak. 01-01-1970 03:00 Terör Ve Şiddetin Meşruiyeti Yoktur. 01-01-1970 03:00 Fethullah Gülen’in İnanç Ve Psikolojisi... 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’da Âşura Öncesi 01-01-1970 03:00 Azmettirici ABD Tetikçi FETÖ Destekçi NATO 01-01-1970 03:00 İşgalci Siyonist İsrail İle Anlaşmaya Hayır.. 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimine Bir Başka Açıdan Bakış... 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimi Hangi Amaca Matuf.. 01-01-1970 03:00 Sıbgatullah; Allah'ın Boyası.. 01-01-1970 03:00 Ramazan Ve Oruç 01-01-1970 03:00 İkra 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Manevîyat 01-01-1970 03:00 Edep 01-01-1970 03:00 Erbain Yürüyüşü 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’yi Anmak Bidat Mi? 01-01-1970 03:00 Kûr’ân Ve İmâm Hüseyin 01-01-1970 03:00 Üst Kimlik Manifestomuz.. 01-01-1970 03:00 Teberrâ Ve Tevellâ 01-01-1970 03:00 Uhuvvet Ve Tasavvuf 01-01-1970 03:00 Ümmet Birlikteliğinin Önündeki Engeller 01-01-1970 03:00 Diyalog Ve Uhuvvet'in Ön Şartları… 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı (2) 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı -1- 01-01-1970 03:00 Tevhid Selâm Terör Örgütü Mü? 01-01-1970 03:00