İftira Dezenformasyon Ve Tezvirat Olguları Üzerinden İran Düşmanlığı..

Hazım Koral

25-10-2020 10:25

İftira kelimesinin ne anlama geldiğini biliyoruz, "olmayan bir şeyi var gibi karşı tarafa isnat etmek." Dezenformasyon ise, "doğruluğu kanıtlanmadığı hâlde kasıtlı olarak yayılan bilgi" anlamına gelmektedir. Ayrıca, "hasmın itibarını sarsmayı, hasmı aşağılayıp küçük düşürmeyi amaçlayan jargon" olarak bilinmektedir. Genellikle 'karşı propaganda' amaçlı kullanılır. Dezenformasyon, aynı zamanda sahte belge, fotomontaj ve montaj filmler ile stüdyo ortamında hazırlanmış asparagas haber ve istihbarî dedikoduların duyurulmasına ilişkin kullanılan yöntemin adıdır. Arapça bir kelime olan tezvirat ise, "yalan/dolan/düzmece" anlamlarına gelmektedir... Bu üç olgu ne şekilde kullanılıyor olursa olsun her şeyden önce iki veçheli olarak insan temel hak ve özgürlüklerine aykırı bir durumdur. Birincisi muhatap şahıs, tüzel kişi veya kurumlardır ki buna devletler de dahildir. İkincisi, böylesi bir yöntem her insanın doğru bilgi edinme kakkının ihlâl edilmesi demektir.

Bu yüzden olsa gerek yüce dinimiz İslâm'da kebahir günah sayılan ve beşerî kültürümüzde en büyük ahlâksızlık olarak nitelenen iftira, dezenformasyon ve tezvirat olgularıdır. Bu herhangi bir şahsa yönelik olması ile bütün bir toplumu töhmet altında bırakacak nitelikte olması olgu olarak farklılık arzetmez (yani iftira iftiradır); ancak bir topluma yönelik olan iftira çok büyük fitneye ve töhmete sebebiyet vereceği için günahı da ayıbı da elbette çok daha büyüktür. Masum bir insana zina veya hırsızlık isnadında bulunmak kebahir günahtır ve vebali de büyüktür. Bunun aksini kimse iddia edemez. Ancak biz bu satırlarımızda, iki milyara yakın İslâm ümmetini ve gayr-i müslim anti emperyalist halkları topyekûn zanna sürükleyecek nitelikte bir takım iftira, dezenformasyon haber ve tezviratlardan söz etmek istiyoruz...

Her ülke için geçerli olmakla birlikte özel olarak İran'a yönelik iftiralara bir hayli tanık olmaktayız.

Özellikle, Azerbaycan ile Ermenistan arasında vuku bulan çatışmalarla birlikte son derece çirkin bir haber kamuoyuna servis edilmiş oldu. Ne imiş efendim, bu iki ülke arasında vuku bulan çatışmalarda İran Ermenistan safında yer almakla kalmıyor, üstelik onlara silah yardımında bulunuyor. Böyle bir haberde zerre kadar doğruluk payı olması için, "düşmanımın düşmanı dostumdur" prensibine ilişkin bir durumun hasıl olması gerekmektedir. Yani İran Azerbaycan ile "kanlı - bıçaklı"
olmalı ki bu iftiranın inandırıcı bir yönü olsun. Oysa böyle bir durum söz konusu değil. Her ne kadar Azerbaycan hükümeti "rejim ihracı" endişesiyle İran'a karşı mesafeli olsa da bu mesafe husumet boyutunda değil.

Aralarında ticari ilişkiler mevcut. Sınırlar açık ve karşılıklı olarak vizesiz giriş - çıkış serbestisi var. Zaten Kuzey İran nüfusunun kahir ekseriyeti Azerî ve mezhep olarak da Şiî olması hasebiyle ortak aidiyet değerlerine sahipler. Bakınız İran'ın öylesine barışçıl bir tutum ve vizyonu var ki, bunu görmemek art niyetli olmayı veya ahmak olmayı gerektirir. İran Saddam döneminde Irak ile 8 yıl savaştı. Üstelik İran bu savaşta yalnızca savunma pozisyonundaydı. Ve asla toplu imha silahı kullanmadı. İran bu savunma savaşında sadece askerî unsurları hedef alıyordu. Oysa Saddam'ın ordusu kimyasal toplu imha silahları kullanmıştı.

İran bunu asla yapmadı. Bunu yapmayışının nedeni karşısında Müslüman bir halkın olmasından dolayı değildi. İran'ın karşısında velev ki gayr-i müslim bir toplum olsaydı bunu yine yapmazdı. Çünkü akideleri
buna cevaz vermemektedir.

Hatırlayalım, atom enerjisi üretiminde Seyyid Ali Hamanei açık bir şekilde, "Biz bununla asla toplu imha silahı üretmeyeceğiz" diyerek uluslararası camiaya teminat vermişti. Böylesi bir prensibe sahip İslâmî rejimin Ermenistan'a silah vermesi mümkün müdür? Az önce ifade ettiğimiz gibi Ermenistan'ın karşısında Azerbaycan gibi Müslüman bir ülke değil de gayr-i müslim bir ülke olsa bile İran asla silah veremez çünkü akidesi buna müsaade etmemektedir.

Hâl böyle iken, bu iftiralar, bu tezviratlar ve bu dezenformasyonlar neyin nesi?

Her şeyden önce bu işi yapanlar insanlık suçu işlemektedir. Bu tutum bize TCK'da geçen bir maddeyi hatırlatıyor: "Halkı sosyal sınıf, din, mezhep, etnik köken ve bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik etmek." Elbette biz burada "mezhep farklılığı gözetilerek" halkın kin ve düşmanlığa tahrik edildiğini görüyoruz...

Hadi Siyonistler ve Batılı hempaları bu işi yapıyor, peki bu işe alet olan içimizdeki aklı evvellere ne demeli?! Sizin İran'la ne alıp veremediğiniz var?

28 sene evvel Ermenistan Karabağ'ı işgal ettiğinde de İran benzeri iftiralara maruz kalmıştı. Oysa o dönemde İran, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ebulfazl Elçibey'e yardım talebinde bulunuyor fakat Elçibey bu teklifi kabul etmiyor. Ne üzücüdür ki Elçibey o dönemde Cumhurbaşkanı olan Özal'dan yardım talebinde bulunduğunda, Özal, "Onlar Şiî, Şiî olan İran onlara yardım etsin" demişti. Üstelik Türkiye'den istedikleri sadece iki adet helikopterdi. Oysa o dönemde aynı Türkiye Ermenistan'a binlerce ton buğday vermişti...

Günümüze geldiğimizde, İran'a yönelik iftiralar tedavüle sokulunca bu işe teşne A Haber muhabiri Azerbaycan Cumhurbaşkanı ilham Aliyev ile yaptığı röportajda İran'ın Ermenistan'a silah yardımında bulunduğunu iddia ederek sorusuna başlıyor. Aliyev ise böyle bir malûmatlarının olmadığını aksine İran ve Gürcistan'ın Ermenistan'a hava sahasını kapattığını belirterek bu iki ülkeye teşekkürlerini sunuyor. Buna rağmen Türkiye'de görsel medya ve yazılı basının bir kesimi iftira, tezvirat ve dezenformasyonlara gırla devam ediyor...

Bu iftiralarla toplumumuza öylesine kin ve nefret aşılanıyor ki bugün ABD kalkıp İran'a vursa, İran'ı bombalasa aramızda alkış tutacak çok insan var. Toplumumuz bu hâle getirilmek isteniyor. Bilirsiniz, hani meşhur "üç öküz ve kurt" hikâyesi vardır. Olay ne kadar da buna benziyor. Kurt yemeyi tasarladığı öküzü diğerlerine kötü gösteriyor ki, bu işe giriştiğinde arkadaşları ona arka çıkmasın, bigâne kalsınlar. İran'a yapılmak istenen bundan başkası değildir. Çeşitli iftira ve tezviratlarla Müslüman ümmet nezdinde İran'ın imaj ve itibarını sarsmak istiyorlar, hatta iftiraları o kadar ileri boyutta yapıyorlar ki, İran'ın ümmet nezdindeki itibarını sarsmakla kalmıyorlar bir de bunun üzerine kin ve nefret tohumları ekiyorlar. Yaptıkları tamamen itibar cellatlığından başka bir şey değil...

Bakınız İslâm Devrimi'nden bu yana bu nefret tohumları en çok Suudi Arabistan'da ekildi. Bugün olay öyle bir raddeye vardı ki, Suudi Arabistan'da yapılan bir kamuoyu yoklamasında şöyle bir soru soruluyor: "İran ile İsrail savaşsa hangisinin safında yer alırdınız?" Verilen cevapların % 65 dolayında, "İsrail'in yanında yer alırız" oluyor. Diğer kısmı ise tarafsız. Yani "İran'ın safında yer alırız" diyen yok adeta. Bunun bir tek nedeni var Suud rejiminin matbuatı halkı İran'a karşı kin ve düşmanlığa tahrik etmesidir. Hacca gittiğimde, elimize İran aleyhinde yazılmış kitaplar tutuşturulmuştu... Yani bu tezvirat ve iftiralara bizzat tanıklığımız var. Gerçi buna Türkiye'de de tanık olduk. Hüseyin Hilmi Işık isimli bir şahsın yazdığı kitaplar buna örnek gösterilebilir. Geçen Ramazan ayında Eminönü Meydanı'na bir TIR yanaşmış, söz konusu iftira içerikli kitaplardan üçer adet olmak üzere poşetlere konulmuş ve halka bedava dağıtıyorlardı. İşin garip tarafı elime aldığım bu kitapları hemen tanıdım. Zira 30 yıl öncesinde İsviçre'de bu kitaplardan Türk lokâllerinde bedava olarak dağıtılıyordu. Daha doğrusu "Saadet-i Ebediye" isimli (sözde) ilmihâl kitabını ücretle satıp söz konusu kitapları promosyon olarak veriyorlardı. Bir de yine yıllar öncesinde Türkiye'de ücretsiz olarak dağıtılan kitaplardan birinin ismi "Humeynî Fitnesi" idi. Bu kitapta da öylesine çirkin iftiralar vardı ki, tam bir alçaklık örneğiydi. Yapılan iftira ve tezviratlardan güdülen tek amaç Müslüman halkları İran İslâm Cumhuriyeti'ne karşı kin ve düşmanlığa tahrik etmek.

Bu konuda güdülen amaca ulaşmak devrim ihracının önünü almak demektir. Maksatları ne yapıp edip Müslümanların İslâm Devrimi'ne teveccüh göstermesini, ilgi ve âlâka duymasını önlemek. Zira İslâm Devrimi'ne âlâka duymak eş zamanlı olarak Siyonizm'e, ABD'ye ve bütün sömürgeci/emperyalist ülkelerden nefret etmek demektir. Onlar bu yüzden sürekli karşı atak durumundadırlar. Ne yazık ki bu iftiracılar feraset ve basiret sahibi olmayan kesimler üzerinde etkili olmaktadırlar. Kısacası İslâm ve insanlık düşmanı olan Siyonizm ve ABD; Batılı hempalarını yedeğine alarak dünya üzerinde bir sömürü düzeni kurmuşlar. İran İslâm Cumhuriyeti ise bu sömürü düzeninin çarkına çomak sokmaktadır. Bir kısım Arap ülkeleri ile normalleşme sürecine girdikleri gibi İran'la da masaya bir oturabilseler bütün sorunları hâllolmuş olacak. İran'ı zaman zaman müzakerelere davet etmelerinin nedeni de budur. İran ise bedel ödeme pahasına asla şeytanî güç odaklarıyla uzlaşmaya yanaşmamaktadır. Onlar da bu yüzden her türlü iftira, dezenformasyon ve tezviratlara devam etmektedirler.

Elbette ki, Sevgili Peygamberimiz'in buyurduğu üzere, "Hak - batıl mücadelesi kıyamete kadar devam edecektir." Önemli olan bu durum karşısında Müslümanların saflarını belirlemeleri ve tağutî sistemlere düşman olan, onlarla sürekli çatışma hâlinde olan muvahhid Müslümanların yanında ve safında yer almaktır.

Son cümlemiz erdem sahibi yazarlarımızdan Salih Tuna'dan olsun:
"Ülkemizde İran’la aramızı açmak isteyen Amerikan nüfuz casusları var, Ermenistan’a silah yardımı yalanını bunlar yaydılar."

 

DİĞER YAZILARI Nedir Bu İran Düşmanlığınız? 01-01-1970 03:00 Yenileceksiniz Ve Cehenneme Sürüleceksiniz 01-01-1970 03:00 İslam Birliği Ve Şirk... 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi Ve Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çetenin İşgal Ve Tahakküm Alanı... 01-01-1970 03:00 BM Değil Ümmet Olarak Biz Suçluyuz... 01-01-1970 03:00 Hamas'ın Esirlere Yaptığı Muamele Peygamber Ahlakıdır... 01-01-1970 03:00 Canavar Siyonizm ve Canavar Batı Rejimleri 01-01-1970 03:00 Gazze'ye Sağır Olmak Katliama Ortak Olmaktır 01-01-1970 03:00 Mescid-i Aksa Tufanı... 01-01-1970 03:00 İmanımızı Gözden Geçirmek... 01-01-1970 03:00 Devlet Yapılanması Kapsamında ve Hayatın Her Alanında İslam Bir Paket Programdır... 01-01-1970 03:00 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı ve Bilmemiz Gerekenler... 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Ve Hatırlattıkları... 01-01-1970 03:00 Kurbanın Hikmet Ve Felsefesi 01-01-1970 03:00 İmam Humeyni'yi Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 Seçim Tartışmaları ve Bizim Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Seçimin Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyasi Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çete Yine Şaşırtmadı... 01-01-1970 03:00 Oruç'un Fayda Ve Hikmetleri... 01-01-1970 03:00 Sigaranın Zararları 01-01-1970 03:00 Depremde Ölenlerin Katili Kim... 01-01-1970 03:00 Depremin Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 ABD'nin Bitmeyen Entrikaları 01-01-1970 03:00 Hak Batıl Savaşında Kukla Charlie Hebdo ve Pİyon Rasmus Paludan... 01-01-1970 03:00 Charlie Hebro Çağdaş Kab Bin Eşref 01-01-1970 03:00 Çocuk Gelin Mevzusu... 01-01-1970 03:00 Terör Ve Kısas 01-01-1970 03:00 Atatürk'ün Son Meclis Konuşması İle İlgili Tartışmalar 01-01-1970 03:00 Aliya İzzetbegoviç'i Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 İran'da Yaşanan Olaylar ve Türkiye Kıyaslaması... 01-01-1970 03:00 T.C'nin Siyonist Çete İle İlişkileri 01-01-1970 03:00 Misyonumuz Evrensel Nitelikte Müesses Bir Nizam Kurmak Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz... 01-01-1970 03:00 Suriye ve Diğer Arap Ülkelerinin Filistin'e Bakışı... 01-01-1970 03:00 Takva Mücadeledir 01-01-1970 03:00 28 Şubat Darbesinin Hatırlattıkları.... 01-01-1970 03:00 Biz Neyin Derdindeyiz Suud Ve Avanesi Ne Yapıyor? 01-01-1970 03:00 Haya İmandandır... 01-01-1970 03:00 Merhamet İnsanın En Temel Hasleti Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz 01-01-1970 03:00 Azerbaycan ABD Ve Siyonist İsrail Kıskacında... 01-01-1970 03:00 Tarih Tekerrür Ediyor ve Taliban'lı Yeni Dönem 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Bosna Savaşı ve Srebrenica Katliamı... 01-01-1970 03:00 Ey Allah'ın Kulları Kardeş Olunuz... 01-01-1970 03:00 Ateşkes Filistin'i Unutturmamalı... 01-01-1970 03:00 Sicili Bozuk Ve Küstah ABD 01-01-1970 03:00 Erbakan'ı Tanımak 01-01-1970 03:00 Tarım Ve Ekolojik Sorunlarımız 01-01-1970 03:00 Sürdürülebilir Aile Yuvasının Ön Şartı İyi Geçimdir.. 01-01-1970 03:00 Batıl Ehlinin İslâm'a Ve Peygamberimiz'e Olan Düşmanlığı... 01-01-1970 03:00 Kısasta Hayat Vardır 01-01-1970 03:00 Kerbelâ Kıyamını Anlamak... 01-01-1970 03:00 Istanbul Sözleşmesi Mi, İslam Sözleşmesi Mi.... 01-01-1970 03:00 Bir Hukuk Skandalı Ve 22 Yıllık Hasret... 01-01-1970 03:00 Aile Mahremiyeti Üzerine 01-01-1970 03:00 Dünya Kudüs Günü Ve Asıl Mesele 01-01-1970 03:00 Oruç Ve Nefs Tezkiyesi.. 01-01-1970 03:00 Koronavirüs (Kovid-19) Hakkında... 01-01-1970 03:00 Mayın Eşeği Olmamak 01-01-1970 03:00 İslâm Devriminin 41'nci Yılı Muhasebesi 01-01-1970 03:00 İran'ın Suriye'de Ne İşi Var? 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Evlilik Hayatını Bitiren Faktörler... 01-01-1970 03:00 Nikâh Akdi.. 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Maneviyat... 01-01-1970 03:00 Takva İslam’ı En İyi Şekilde Yaşamaktır 01-01-1970 03:00 Gürültü Kirliliği 01-01-1970 03:00 Ramazan Ayı Ve Oruç 01-01-1970 03:00 Tesettürün Cılkının Çıkarılması Ve Müstehcenliğin Yaygınlaşması Üzerine... 01-01-1970 03:00 Şer Ekseni 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi’nin 40. Yılı 01-01-1970 03:00 Nikâhta Keramet Vardır 01-01-1970 03:00 Uygurlu Müslüman Türklere Uygulanan Çin Zulmü 01-01-1970 03:00 Evliliğe Giden Yolda Kıskançlık... 01-01-1970 03:00 Unutulan Vecibe Emr-İ Maruf -Nehyi Münker Ve Nasihat.. 01-01-1970 03:00 Akraba Ve Komşuluk İlişkileri 01-01-1970 03:00 Art Niyet - Suizan Veya Önyargı 01-01-1970 03:00 Emin, Güvenilir Ve Nezaket Sahibi Olmak 01-01-1970 03:00 Gelin Ve Damat Mevzusu 01-01-1970 03:00 Yarınlar Bizim 01-01-1970 03:00 Siyonistlerin Kuklası Küstah Trump 01-01-1970 03:00 Evlilik Oyunu (!) 01-01-1970 03:00 Geçimsizlik Ve Boşanma Hadiseleri 01-01-1970 03:00 Anlamlı Ve Bir O Kadarda Stratejik Ziyaret... 01-01-1970 03:00 Evlilik Huzurun Teminatıdır… 01-01-1970 03:00 Evlilik İçin Mümeyyiz Olmak… 01-01-1970 03:00 Medeniyetimiz Ve Ufak Ayrıntılar 01-01-1970 03:00 Eşler Arasındaki Kıskançlık Ve Duygu Kontrolü... 01-01-1970 03:00 Sevgi Ve Aşk Üzerine Kısa Bir Analiz.... 01-01-1970 03:00 Farkındalık... 01-01-1970 03:00 Mesuliyet Hissi Ve Merhamet Duygusu.. 01-01-1970 03:00 İnsanı Ve Misyonunu Tanımak. 01-01-1970 03:00 Terör Ve Şiddetin Meşruiyeti Yoktur. 01-01-1970 03:00 Fethullah Gülen’in İnanç Ve Psikolojisi... 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’da Âşura Öncesi 01-01-1970 03:00 Azmettirici ABD Tetikçi FETÖ Destekçi NATO 01-01-1970 03:00 İşgalci Siyonist İsrail İle Anlaşmaya Hayır.. 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimine Bir Başka Açıdan Bakış... 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimi Hangi Amaca Matuf.. 01-01-1970 03:00 Sıbgatullah; Allah'ın Boyası.. 01-01-1970 03:00 Ramazan Ve Oruç 01-01-1970 03:00 İkra 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Manevîyat 01-01-1970 03:00 Edep 01-01-1970 03:00 Erbain Yürüyüşü 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’yi Anmak Bidat Mi? 01-01-1970 03:00 Kûr’ân Ve İmâm Hüseyin 01-01-1970 03:00 Üst Kimlik Manifestomuz.. 01-01-1970 03:00 Teberrâ Ve Tevellâ 01-01-1970 03:00 Uhuvvet Ve Tasavvuf 01-01-1970 03:00 Ümmet Birlikteliğinin Önündeki Engeller 01-01-1970 03:00 Diyalog Ve Uhuvvet'in Ön Şartları… 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı (2) 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı -1- 01-01-1970 03:00 Tevhid Selâm Terör Örgütü Mü? 01-01-1970 03:00