Farkındalık...

Hazım Koral

08-02-2017 20:55

Son zamanlar "farkındalık" terimi oldukça revaçta... Aslında bu kavram bir yönüyle insanın yeryüzündeki varoluş nedenini keşfetmeye matuftur. Hayata, olaylara ve nesnelere farklı zaviyelerden bakılsa da asıl amaç özü keşfetmektir. Elbette ki, "farkındalık" çok yönlü bir kavramdır. Bu nedenle insan bu olguya bütün yönleriyle bakmak durumundadır. Öncelikle insan yeryüzündeki varoluş misyonuna odaklanmalıdır. İnsan bedensel gereksinimi ile işe başlar. Öyle ki, insanın en temel gereksinimi gıda, barınma ve güvenliktir. İnsan bir şekilde bu temel gereksinimleri için büyük bir farkındalık içerisindededir ve bu gereksinimleri için çaba harcar. Ancak haytın gayesi bunun ötesindedir.

Bu yüzden bizim bu satırlarda vurgulamak istediğimiz insanın varoluş misyonuna ilişkin farkındalığı keşfetmesine matuftur. Özellikle insanların pek çoğu, aidiyet değerlerinin varlığına rağmen fizikî gereksinimlerinin tedariki amacı dışında farkındalıklarını yitirmiş vaziyetteler. Bir çokları için fizikî donanım ve cinsellik hayatın gayesi hâline gelmiş. Hayatı bunlardan ibaret sanıyorlar. Vahşi kapitalizmin dayattığı israf  ve lükse dayalı tüketim anlayışı, moda, müstehcenlik gibi gayri ahlâki anlayış toplumumuzun bütün katmanlarına adeta sirayet etmiş. Kısaca ifade edecek olursak  hayatın gayesi bu olmamalı.

Elbette insan güzel ve makûl bir hayata talip olmalı ancak olması gereken farkındalığı elden bırakmadan... İnsan her şeyden önce anın farkında olmalı. İnsan kendisine, "Kendim, müntesibi olduğum ailem, toplumum ve dünya insanlığı ne durumda?" diye sormalı. Bu soruya insan ilk önce kendisinden başlamalıdır. Zira insan kendi kendinin farkında değilse, kendi dışındaki insanların, nesnelerin ve varlık aleminin farkında olması onu varoluş misyonuna ve eşyanın hakikatine asla ulaştırmaz. İnsan önce kendi kendinin farkında olmalı, kendini tanımalı. Zira kendini tanıyan Rabbini tanır, Rabbini tanıyan varoluş hakikatine ulaşır.

Bakınız büyük üstad Alleme Tabatabaî bu konuyu nasıl veciz ve sade bir üslûbla izah ediyor: "Bizim kendimizi düzeltmekten daha önemli işimiz yoktur." Nitekim Rabbimiz, "Emrolunduğun gibi dosdoğru ol." (Hûd:112) diye buyurmaktadır. Düzeltim ve doğru yol üzere olabilmemiz farkındalığımızın keşfinden sonra başlar. Farkındalık, "Düşünüyorum o hâlde varım." felsefî görüşün çok daha aşkın ve ötesinde bir durumdur. Elbette ki, farkındalık bir yönüyle relatif (görece) bir olgudur, kişiye ve kişinin hayata bakışına göre değişir. Asıl olması gereken farkındalık, Rabbimizin sınırlarını belirlediği farkındalıktır. Zira farkındalık tıpkı adalet olgusu gibidir. Bir şeyin yerli yerinde olması gibi, Rabbimiz nezdinde görülmesi gerektiği gibi görmektir farkında olmak. Karanlıkta filin tarifini yapmak değildir farkında olmak. Bakmakta böyledir. Zira gören göz buğulu ise her şey buğulu görülür. Farkındalık ise ancak hikmet ve basiret olgularıyla izah edilebilir. Farkındalıktan da kasıt budur zaten. Hayata ve olaylara Rabbimizin rızasına ugun bir şekilde hikmet ve basiretle bakabilmektir.

Bu bağlamda diyeceğimiz o ki,  aidiyet değerleri de aslında görecedir ve kişiye göre değişebilmektedir. Biz farkındalığımızı kendimizi tanımamız üzerine bina edersek bu yol bizi Rabbimize ulaştırır. Biz Rabbimizi tanıyıp onun sevgisine mazhar olursak elçileri de ve elçilerin vasilerini de tanımış oluruz. Bunun aksi ise adres şaşırmasından ve eksen kaymasından başka bir şey değildir. Bakınız Rabbimiz elçisi vasıtası ile bize ne buyuruyor: "Ey resulüm de ki: 'Eğer Allah'ı seviyorsanız bana itaat edin ki Allah da sizi sevsin." (Al-i İmrân:31) "Ey resûlüm de ki: 'Bu tebliğime karşılık sizden bir ücret istemiyorum ancak Ehl-i Beyt'ime sevgi ve meveddet göstermenizi istiyorum." (Şura:23) Gördüğünüz gibi bu ilâhî buyruklar bizi nasıl da "sevgi ve itaat" temeline dayalı bir farkındalığa sevk etmektedir. Gerçek farkındalık budur. Biz bu farkındalığı elçinin sözünden yola çıkarak bir adım daha ileri ve olması gereken yerlere taşıyabiliriz: "İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız."

Bakınız farkındalık adına Allah Teâlâ'nın rızasına ve cennete giden yol nereden geçmektedir? Sevgi, sevgi ve yine sevgi. Müslüman birey farkındalık adına bu sevgiyi keşfettiğinde çevresine karşı sorumluluğu da devreye girecektir. Ancak bu noktada bir husus daha dikkatimizi çekmektedir. Sevginin kapsamından söz ettiğimize göre bunu karakterize etmek ve huy edinmek durumundayız. Bireysel anlamda sevgi kuşanılırken onu ahlâk ve maneviyatla donatmak zorundayız ki sevgi adına itidali yitirmeyelim, histerik ve hamasi duygulara kapılmayalım. Farkındalığımızı sevgi üzerine temellendirirken olmazsa olmazlarımızdan olan ahlâk ve maneviyatı kuşanmak zorundayız.

Bakınız merhum Erbakan hocamızın 40 küsur yıllık siyasî hayatında değişmeyen üç sloganı vardı. Biricisi: "Önce ahlâk ve maneviyat." İkincisi: "Ağır sanayi ve yüksek teknoloji." Üçüncüsü: "Adil düzen." Gördüğünüz gibi merhum Erbakan hocamız olması gereken farkındalığı üç temel unsur ile böyle özetliyordu. Bir toplumda bu üçlü sacayağı olmazsa o toplum iflah olmaz ve ateşe düşer. İstikrarsızlık ve toplumsal sorunlar alır başını gider. Zaten bugün Müslüman toplulukların içerisinde bulunduğu durum bundan ibaret değil mi? İfade ettiğimiz gibi merhum Ebakan hocamızın farkında olduğu husus buydu.

Hocamız farkındalık adına, olması gereken adına bu üç temel şiarı dile getirirken hedef kitlesi sadece bu coğrafyada yaşayan insanlar değildi. O bunları ifade ederken tüm İslâm ümmetinin ve hatta tüm insanlık aleminin saadet ve huzurunu hedefliyordu. Bu nedenledir ki D - 8'i kurmuştu. Ancak ne yazık ki emperyalist ülkelerin içimizdeki omuzu demirli uzantıları 28 Şubat'ı devreye sokarak buna geçici olarak engel oldular. "Geçici" diyoruz, zira nihai olarak buna engel olamyacaklar. Kâfirler, müşrikler ve münafıklar her ne kadar ağızlarıyla Allah'ın nûrunu söndürmek isteseler de buna muvaffak olamayacaklar. Rabbimiz zamanı geldiğinde nûrunu tamamlayacaktır. Yeterki ümmet olarak biz farkındalığı kuşanmış olalım. Yeterki biz ümmet olarak sorumluluklarımızın farkında olalım. Bunu öncelikli olarak siyasîlerimizden de bekleme hakkımız vardır. Adil bir düzen kurmak için bu bir zorunluluktur.

 

 

DİĞER YAZILARI Nedir Bu İran Düşmanlığınız? 01-01-1970 03:00 Yenileceksiniz Ve Cehenneme Sürüleceksiniz 01-01-1970 03:00 İslam Birliği Ve Şirk... 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi Ve Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çetenin İşgal Ve Tahakküm Alanı... 01-01-1970 03:00 BM Değil Ümmet Olarak Biz Suçluyuz... 01-01-1970 03:00 Hamas'ın Esirlere Yaptığı Muamele Peygamber Ahlakıdır... 01-01-1970 03:00 Canavar Siyonizm ve Canavar Batı Rejimleri 01-01-1970 03:00 Gazze'ye Sağır Olmak Katliama Ortak Olmaktır 01-01-1970 03:00 Mescid-i Aksa Tufanı... 01-01-1970 03:00 İmanımızı Gözden Geçirmek... 01-01-1970 03:00 Devlet Yapılanması Kapsamında ve Hayatın Her Alanında İslam Bir Paket Programdır... 01-01-1970 03:00 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekatı ve Bilmemiz Gerekenler... 01-01-1970 03:00 15 Temmuz Ve Hatırlattıkları... 01-01-1970 03:00 Kurbanın Hikmet Ve Felsefesi 01-01-1970 03:00 İmam Humeyni'yi Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 Seçim Tartışmaları ve Bizim Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Seçimin Düşündürdükleri... 01-01-1970 03:00 Siyasi Sorumluluğumuz... 01-01-1970 03:00 Siyonist Çete Yine Şaşırtmadı... 01-01-1970 03:00 Oruç'un Fayda Ve Hikmetleri... 01-01-1970 03:00 Sigaranın Zararları 01-01-1970 03:00 Depremde Ölenlerin Katili Kim... 01-01-1970 03:00 Depremin Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 ABD'nin Bitmeyen Entrikaları 01-01-1970 03:00 Hak Batıl Savaşında Kukla Charlie Hebdo ve Pİyon Rasmus Paludan... 01-01-1970 03:00 Charlie Hebro Çağdaş Kab Bin Eşref 01-01-1970 03:00 Çocuk Gelin Mevzusu... 01-01-1970 03:00 Terör Ve Kısas 01-01-1970 03:00 Atatürk'ün Son Meclis Konuşması İle İlgili Tartışmalar 01-01-1970 03:00 Aliya İzzetbegoviç'i Rahmetle Anmak... 01-01-1970 03:00 İran'da Yaşanan Olaylar ve Türkiye Kıyaslaması... 01-01-1970 03:00 T.C'nin Siyonist Çete İle İlişkileri 01-01-1970 03:00 Misyonumuz Evrensel Nitelikte Müesses Bir Nizam Kurmak Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz... 01-01-1970 03:00 Suriye ve Diğer Arap Ülkelerinin Filistin'e Bakışı... 01-01-1970 03:00 Takva Mücadeledir 01-01-1970 03:00 28 Şubat Darbesinin Hatırlattıkları.... 01-01-1970 03:00 Biz Neyin Derdindeyiz Suud Ve Avanesi Ne Yapıyor? 01-01-1970 03:00 Haya İmandandır... 01-01-1970 03:00 Merhamet İnsanın En Temel Hasleti Olmalı... 01-01-1970 03:00 Allah'a Koşunuz 01-01-1970 03:00 Azerbaycan ABD Ve Siyonist İsrail Kıskacında... 01-01-1970 03:00 Tarih Tekerrür Ediyor ve Taliban'lı Yeni Dönem 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Bosna Savaşı ve Srebrenica Katliamı... 01-01-1970 03:00 Ey Allah'ın Kulları Kardeş Olunuz... 01-01-1970 03:00 Ateşkes Filistin'i Unutturmamalı... 01-01-1970 03:00 Sicili Bozuk Ve Küstah ABD 01-01-1970 03:00 Erbakan'ı Tanımak 01-01-1970 03:00 Tarım Ve Ekolojik Sorunlarımız 01-01-1970 03:00 Sürdürülebilir Aile Yuvasının Ön Şartı İyi Geçimdir.. 01-01-1970 03:00 Batıl Ehlinin İslâm'a Ve Peygamberimiz'e Olan Düşmanlığı... 01-01-1970 03:00 İftira Dezenformasyon Ve Tezvirat Olguları Üzerinden İran Düşmanlığı.. 01-01-1970 03:00 Kısasta Hayat Vardır 01-01-1970 03:00 Kerbelâ Kıyamını Anlamak... 01-01-1970 03:00 Istanbul Sözleşmesi Mi, İslam Sözleşmesi Mi.... 01-01-1970 03:00 Bir Hukuk Skandalı Ve 22 Yıllık Hasret... 01-01-1970 03:00 Aile Mahremiyeti Üzerine 01-01-1970 03:00 Dünya Kudüs Günü Ve Asıl Mesele 01-01-1970 03:00 Oruç Ve Nefs Tezkiyesi.. 01-01-1970 03:00 Koronavirüs (Kovid-19) Hakkında... 01-01-1970 03:00 Mayın Eşeği Olmamak 01-01-1970 03:00 İslâm Devriminin 41'nci Yılı Muhasebesi 01-01-1970 03:00 İran'ın Suriye'de Ne İşi Var? 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Evlilik Hayatını Bitiren Faktörler... 01-01-1970 03:00 Nikâh Akdi.. 01-01-1970 03:00 Evlilikte Liyakat Ve Sadakat.. 01-01-1970 03:00 Kadına Şiddet Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Maneviyat... 01-01-1970 03:00 Takva İslam’ı En İyi Şekilde Yaşamaktır 01-01-1970 03:00 Gürültü Kirliliği 01-01-1970 03:00 Ramazan Ayı Ve Oruç 01-01-1970 03:00 Tesettürün Cılkının Çıkarılması Ve Müstehcenliğin Yaygınlaşması Üzerine... 01-01-1970 03:00 Şer Ekseni 01-01-1970 03:00 İslâm Devrimi’nin 40. Yılı 01-01-1970 03:00 Nikâhta Keramet Vardır 01-01-1970 03:00 Uygurlu Müslüman Türklere Uygulanan Çin Zulmü 01-01-1970 03:00 Evliliğe Giden Yolda Kıskançlık... 01-01-1970 03:00 Unutulan Vecibe Emr-İ Maruf -Nehyi Münker Ve Nasihat.. 01-01-1970 03:00 Akraba Ve Komşuluk İlişkileri 01-01-1970 03:00 Art Niyet - Suizan Veya Önyargı 01-01-1970 03:00 Emin, Güvenilir Ve Nezaket Sahibi Olmak 01-01-1970 03:00 Gelin Ve Damat Mevzusu 01-01-1970 03:00 Yarınlar Bizim 01-01-1970 03:00 Siyonistlerin Kuklası Küstah Trump 01-01-1970 03:00 Evlilik Oyunu (!) 01-01-1970 03:00 Geçimsizlik Ve Boşanma Hadiseleri 01-01-1970 03:00 Anlamlı Ve Bir O Kadarda Stratejik Ziyaret... 01-01-1970 03:00 Evlilik Huzurun Teminatıdır… 01-01-1970 03:00 Evlilik İçin Mümeyyiz Olmak… 01-01-1970 03:00 Medeniyetimiz Ve Ufak Ayrıntılar 01-01-1970 03:00 Eşler Arasındaki Kıskançlık Ve Duygu Kontrolü... 01-01-1970 03:00 Sevgi Ve Aşk Üzerine Kısa Bir Analiz.... 01-01-1970 03:00 Mesuliyet Hissi Ve Merhamet Duygusu.. 01-01-1970 03:00 İnsanı Ve Misyonunu Tanımak. 01-01-1970 03:00 Terör Ve Şiddetin Meşruiyeti Yoktur. 01-01-1970 03:00 Fethullah Gülen’in İnanç Ve Psikolojisi... 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’da Âşura Öncesi 01-01-1970 03:00 Azmettirici ABD Tetikçi FETÖ Destekçi NATO 01-01-1970 03:00 İşgalci Siyonist İsrail İle Anlaşmaya Hayır.. 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimine Bir Başka Açıdan Bakış... 01-01-1970 03:00 Kanlı Darbe Girişimi Hangi Amaca Matuf.. 01-01-1970 03:00 Sıbgatullah; Allah'ın Boyası.. 01-01-1970 03:00 Ramazan Ve Oruç 01-01-1970 03:00 İkra 01-01-1970 03:00 Önce Ahlâk Ve Manevîyat 01-01-1970 03:00 Edep 01-01-1970 03:00 Erbain Yürüyüşü 01-01-1970 03:00 Kerbelâ’yi Anmak Bidat Mi? 01-01-1970 03:00 Kûr’ân Ve İmâm Hüseyin 01-01-1970 03:00 Üst Kimlik Manifestomuz.. 01-01-1970 03:00 Teberrâ Ve Tevellâ 01-01-1970 03:00 Uhuvvet Ve Tasavvuf 01-01-1970 03:00 Ümmet Birlikteliğinin Önündeki Engeller 01-01-1970 03:00 Diyalog Ve Uhuvvet'in Ön Şartları… 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı (2) 01-01-1970 03:00 Tekfircilik Hastalığı -1- 01-01-1970 03:00 Tevhid Selâm Terör Örgütü Mü? 01-01-1970 03:00