Enkaz Şehir Hatay’daki İzlenimlerim...

6 Şubat gecesi yaşanan deprem ile hepimiz sarsıldık. 7.7 şiddetinde gerçekleşen deprem 10 İl’in tamamında büyük etki ve enkaz bıraktı. Söylenecek söz kalmadı… Günlerdir ülkece televizyon kanallarını 24 saat açık bırakarak çoğu şeye şahit oldunuz. Sosyal medyada wp gruplarında onlarca video döndü dolaştı. Kilometrelerce uzakta olan evlerde aş pişmez oldu. Çocuklarını sevmekten utandı anneler babalar. Bir gün önce en mühim olan derdimiz, en büyük ihtiyacımız bizi huzursuz eden her ne ise işte onlar uçtu gitti aklımızdan. Acıların yarıştırılamayacağı binlerce hikâyeye şahit olduk…

Annelerinin üşümesinler diye uyku tulumları ile yatırdıkları dünyadaki en korunaklı yerleri kendi evlerinde uykuya dalan yavrular gecenin ortasında annesiz babasız kaldı. Binlerce kişi bu çocuklara koruyucu aile olmak için başvurdu. Deprem travması yaşamış bu çocukların uzman ellerde kalması gerektiği kanaatindeyim. Bir gecede annesiz kalan bir çocuğun koruyucu aileye verilip sonrasında geri alınması, verildiği ortamda travmasının tetiklenip tetiklenmeyeceğini kontrol edememek daha büyük sıkıntılara yol açacaktır. Büyük bir teveccühün karşısında insanlar koruyucu aile başvurusuna yönlendirildi. Yıllardır bu fedakârlığı yapan binlerce aile mevcut zaten, Allah onlardan razı olsun.

Bölgedeki insanları aradığımızda çoğu zaman sadece dua edin dediler. Yağmurda ıslanıp kurudu kıyafetleri saatlerce su içmediler. Ailelerden sağ kalanlar enkazların başında ses duymaya çalıştı. Üzücü anlara şahit olduk. Depremin ikinci günü Hatay’a ulaşabildim. Medeniyet şehri Hatay maalesef enkaz şehre dönüşmüştü. Arkadaşlarımızla birlikte götürdüğümüz yardımları ihtiyaç sahibi insanlara teslim ettik. Hatay şehrinin tamamını gezdim. Enkaz başlarında aileler bekliyordu. Binlerce hikaye… Ben bu satırları yazarken hala ailelerini çıkartamayanlar var… Enkazdan bir baba canlı olarak çıkarıldı gözlerimizin önünde. Hastahaneye gitmemek için direniyordu. Enkazda 16 yaşındaki oğlu vardı… Sağlıkçılar ikna etmeye çalıştı iğne yaparak sakinleştirip hastahaneye götürülen babanın ardından dua ederek beklemeye başladık yavrusunu. 1 saat sonra oğlunun cansız bedeni çıkarıldı… Akşam karanlığında enkazlarda kurtarma çalışmaları devam ediyordu. 14 yaşındaki Hafız Oktay ve kuzeni için yapılan 2 saatlik çalışma sonucu Oktay’a canlı ulaşıldı. Enkaz başındaki babasının tekbirleri hala kulaklarımda… Bu acıları yazmak anlatmak çok zor çok... Görevliler perişan halde aileler gitmeyin diye yalvarıyor. Başka enkazlardan ses geliyor oralara gitmeleri gerekiyordu.

Hatay sokaklarında dolaşırken bir enkazın başından üç kişiyle karşılaştım. 14 kişinin enkazda olduğunu ses ve işaret duymadıkları için ekiplerin gittiğini birileri gelir yardım eder umuduyla nöbet tuttuklarını söylediler. Yüzlerce bu şekilde hikaye var… Biz bir kaçına birebir şahit olduk. Hatayı daha önce birkaç kez gezmiştim.Hatay merkez başta olmak üzere yerle yeksan olmuş. Kalan binalarda oturulacak durumda değil. Binaların etrafında onlarca araba vardı. Hani ufacık çizilse büyük kavgaların çıktığı o arabalarımız…

Hatay’da ve bir çok deprem bölgesinde en büyük eksiklik elektrik su ve iletişim. Zamanla bunların hepsi hallolacak. Bütün deprem bölgelerinde devlet yetkilileri başta olmak üzere sivil toplum kuruluşları ve bireysel yardımlar ulaşıyor. Yardımların insan mezhep seçilerek yapıldığını yayanlar var. Aslında buna cevap vermek bile yersiz! İnsanlar orada bir bilek olup çalışıyorlar elhamdülillah.

Yardım konusunda da birkaç şey söylemek isterim naçizane. Duygusal davranıp heyecanla bize emanet edilen yahut kendi birikimlerimizi israf etmeden planlar yapmamız gerek. Bir bölgeye bir ürünün fazla ulaşması bir bölgede hiç olmaması gibi durumlar oldu başlarda. O kadar normal ki ama hemen saldırılıyor eleştiriliyor. Eleştirenleri sahaya davet ediyorum. Gitsinler bir işin ucundan tutmak için bir yetkiliye ulaşıp bende varım ben şu konuda uzmanım şunu yapabilirim ne iş verseniz yaparım desinler… Sonrasında gözlemlerini yazsınlar… Koordinasyon eksikliği zamanla düzeldi daha da düzelecek. Bizlerde yardımlarımızı gidecek yerdeki yetkililer ile temasta olarak hazırlarsak daha çok yaraya merhem oluruz. Bu uzun soluklu bir yol, büyük çok yönlü bir imtihan… Bu olaylar sıcaklığını kaybettiğinde ki insanın doğasında vardır o zamanlar yardımlar azalacak işte o günler için planlarımız olmalı. Şuan çok büyük toplu yardımlar ulaşıyor. Yaşadığımız illere aileler göç edecek. Onlara ev ayarlanması, eşya bulunması kiralarının faturalarının ödenmesi konusunda planlamalar yapmalıyız. Kesintisiz süresi belli, depremzedeleri kaygılandıramayacak yardımlar olmalı. Mesela 6 ay kiralarının ödenmesi yahut şu süre boyunca aylık şu yardımı size vereceğim gibi bir iletişim ile onları ferahlatabiliriz. Hataya giderken ve dönerken yüzlerce yardım konvoyuna şahit oldum. Teknik malzemeler gıda iş makineleri hepsi yollardaydı. Bizzat ulaştıklarına dağıtıldıklarına şahit oldum. Sosyal medyada yapılan algı operasyonlarını görüyorsunuz.

Daha önceki depremlerden ibret alınıp hiçbir çalışma yapılmamış. Maalesef çoğu yapı çürük ve hakkı verilerek yapılmamış. Bundan sonra kendimizle beraber inşaatlarımızda düzeltebiliriz inşaalah.

Allah Kulları için güçlük değil, kolaylık murat eder ( Bakara 2/185) Onları imtihan için bile olsa çıkmaz yollara zorlamaz, taşınamaz yüklerin altına sokmaz. Her bir yükümlülüğün, olağan üstü ve olağan dışı hallere bağlı kolaylıkları, yükü hafifletici ruhsatları vardır. Kaynak: Kur’an yolu tefsiri Cilt 2 Sayfa 49 Tüm Türkiye’nin başı sağ olsun.

Vessalam.