Paranın gücünü o ülkenin üretimi belirler. Üretim yerine, rant, inşaat, günlük işler belirleyici olursa tembellik, liyakatsizlik ve gösteriş hayata hakim olursa, döviz rezervleriniz eridiği gibi nitelikli insan kaynaklarınız da erir. Piyasalar kötü yönetimi asla affetmez!
Yabancılara, kurumlarımızı, mülklerimizi satarak, üniversitelerimizi ve eğitim sistemimizi dünyadaki gelişmelere uygun regüle etmeyerek nesillerimizi ve vatandaşlarınızı değil sayıları birkaç bini geçmeyen yakın çevreyi mutlu ederiz.
Artık kendimize gelme zamanı geldi de geçiyor bile...
Üniversiteler yeterli eğitimi veremiyor, öğretim üyeleri basit birer kitap okutmanlığından, araştırma-geliştirme uzmanlığına ne zaman geçecekler?
Ne zaman bu çabalarının sonuçlarını, makale, rapor ve projeye dönüştürecekler?
Ziraat Fakülteleri ne zaman tarlalara, çiftçilere yenilikleri öğretmek için gidecek ve onlarla birlikte yaşayıp çalışacaklar?
Mühendislik fakültelerinin hocaları ne zaman dersleri fabrikalarda yapacak?
Üretim artışı, yenilikler, verimlilik, inovasyon ne zaman işçilerle birlikte öğrencilerinde önceliği olacak?
İyi fikirler, buluşlar ne zaman değer görecek?
Üstün zekalı öğrencilere ne zaman sahip çıkılacak?
Dışarıya beyin göçü ne zaman duracak?
Üretim ve ihracat destekleri ne zaman kolaylaştırılıp basit işlemle verilecek?
Proje bazlı, faizsiz, uzun vadeli destekleri ne zaman duyabileceğiz?
KOBİ'lere finans, arsa, bina ve makine desteği ne zaman başlayacak?
İşini kurmak isteyen, iyi iş fikri olan gençlere ne zaman sahip çıkacağız?
Eğitim kurumlarımızı, mesleki teknik okullarımızı en son teknolojiyle ne zaman donatacağız?
Eğiticileri, öğretmenleri her yıl yeniliklere uygun olarak nasıl eğitip geliştireceğiz?
Dünya insan yetiştirme savaşı veriyor!
Günübirlik, ucuz siyasi çekişmeleri, erken seçim tartışmalarını, cemaatlere yaslanma kolaycılıklarını ne zaman terk edeceğiz?
Emin olun bu sorulara doyurucu ve doğru cevaplar verebildiğimizde döviz manipülasyonları olmayacak, bütçe ve hazine sağlam temeller üzerinde duracaktır.
Kurumlara güven tehlikeli bir biçimde azalıyor. Vatandaşların güvenini kaybetmek, olağanüstü süreçlerden geçtiğimiz süreçte doğru bir yöneliş olmasa gerek.