İslam İnkılabı Rehberi Ayetullah Hamanei bu görüşmede, yıl boyunca tüm kurum ve kuruluşların çaba ve iradelerinin "enflasyon ve üretim artışının kontrol altına alınması" için yoğunlaştırılması gerektiğini vurguladı ve yılın sloganının gerçekleşmesi için gerekli şartları ve diğer bazı önemli ekonomik tavsiyeleri dile getirdi ve şunları söyledi: ‘Bu gerekliliklere uyulduğu takdirde, bunun sonucunda enflasyonun düştüğü ve yıl sonunda insanların nispeten rahat hissettiği görülecektir.’
İslam İnkılabı Rehberi bu görüşmede aynı zamanda düşmanların görünüşte sosyal ama aslında siyasi-güvenlik komploları, başörtüsü konusu, aralık ayı seçimleri ve dünyadaki gelişmeler olmak üzere önemi konulara değindi.
İmam Hamanei, bu yılki sloganı önemli ve hassas bir slogan olarak nitelendirdi ve şu ifadelerde bulundu: ‘Ekonomik bir slogan seçmek, sosyal ve kültürel konuları göz ardı etmek anlamına gelmez, çünkü yüksek enflasyon dâhil olmak üzere ekonomik sorunlar, yoksulluğun yayılmasına neden olurken, diğer yandan ayrımcılığı ve yasadışı zenginliği artırmakta ve yolsuzluğun oluşması insanların kültürünü, düşüncesini ve davranışlarını olumsuz etkilemektedir.’
İslam İnkılabı Rehberi, enflasyonun düşürülmesinin yanı sıra üretim artışının da önemli olduğunu vurguladı ve şunları söyledi: ‘Bazen ülkede enflasyon kontrol altına alınmış ama durgunluğu da beraberinde getirmiştir. Elbette uzmanların güçlü delillerine dayanarak üretimin artmasıyla birlikte enflasyonu dizginlemek mümkün ve yılın sloganı ile birlikte ciddiyet ve süreklilik ile güzel işlerin hayata geçmesini umut ediyoruz.’
İmam Hamanei, tüm yetkililerin ve kurumların önceliğinin yılın sloganını gerçek ve işlevsel bir şekilde hayata geçirmek olduğunu belirtti ve şunları söyledi: ‘Her yıl tüm yetkililerin ve yöneticilerin dikkati, çabası ve iradesi bu esas noktaya odaklanmalıdır ve her şey birkaç sabah konuşup, yazılar yazıp, takvimlere astıktan sonra unutulup gitmemelidir.’
İslam İnkılabı Rehberi, hükümette, mecliste, yargıda ve tüm kurumlarda yılın sloganına öncelik vermenin gerçek anlamını açıkladı ve şunları söyledi: ‘Yılın sloganını gerçekleştirmek için yaratıcı insan gücü, motive olmuş gençlik, seçkinler ve yeni fikir sahipleri gibi doğal ve Allah vergisi kaynaklar dâhil olmak üzere tüm donanım kapasitelerinin ve olanaklarının ve yazılım altyapılarının ve kapasitelerinin kullanılması gerekmektedir.
Diğer ülkelerle ekonomik ilişkileri genişletmek için medya olanaklarının, faydalı deneyimlerin, deneyimli unsurların ve hatta dış iletişimin kullanılması da bu konudaki diğer noktalardır.’
İmam Hamanei, konuşmasının bir diğer bölümünde yılın sloganının hayata geçirilmesi için gerekli şartlara değindi.
Yürütme organlarının ihtiyaç duyduğu yasaların onaylanması da dâhil olmak üzere üç gücün gerçek ve kapsamlı işbirliği ve kararların sonuca ulaşana kadar ciddi ve sürekli takibi İmam Hamanei’nin işaret ettiği iki önemli noktaydı.
İmam Hamanei, konuşmasının bir başka bölümünde, dünyadaki siyasi gelişmelerin çok hızlı olduğunu ve aynı zamanda İran İslam Cumhuriyeti düşmanlarının cephesinin zayıfladığına değerlendirerek şunları söyledi: ‘Bu fırsatı değerlendirmek için dış politikada hareketliliğimizi, inisiyatifimizi ve faaliyetlerimizi artırmalıyız.’
İmam Hamanei, gelecekteki yeni dünya düzeninde İran karşıtı cephenin zayıflamasının emarelerini dile getirdi ve şunları söyledi: ‘İran'ın dünyadaki en önemli muhaliflerinden biri Amerika'dır ve gerçekler gösteriyor ki Obama'nın Amerika'sı Bush'un Amerika'sından, Trump'ın Amerika'sı Obama'nın Amerika'sından ve Biden’ın Amerika'sı Trump'ın Amerika'sından daha zayıftır.
2-3 yıl önceki Amerikan seçimlerinde yaratılan iki kutupluluk hala güçlü bir şekilde mevcut. ABD Siyonist rejimin krizini çözebilmiş değil. ABD İran'a karşı birleşik bir Arap cephesi kurma niyetinde olduğunu açıklamıştı ancak bugün onun istediğinin tam tersi oldu ve Arap toplumu ile İran arasındaki ilişkiler giderek yükselmektedir. Ayrıca Amerika siyasi baskı ve yaptırımlarla nükleer meselesini kendi planına göre bitirmek istedi ama başaramadı.’
İmam Hamanei, Amerika'nın zayıflığından örnekler vermeye devam etti ve şu noktalara dikkat çekti: ‘Amerika, Ukrayna'da savaşı başlattı, ancak bu savaş, savaşın asıl yükünü çeken Avrupalı müttefikleri ile savaştan faydalanan ABD arasında bir mesafeye neden oldu.
Amerika, Latin Amerika'yı arka bahçesi olarak görüyor ama orada birçok Amerikan karşıtı hükümet iktidara geldi. Ayrıca Amerika, Venezüella'yı devirmek istedi ve bunun için para, silah ve orduyla sahte bir başkan bile yarattı, ancak başarısız oldu.
Yıllık gelirine eşdeğer ağır bir ABD bütçe açığı ve ABD dolarının zayıflaması ve bazı ülkelerin birbirlerinin ulusal para birimleriyle ticaret yapması da İmam Hamanei’nin değindiği noktalardan bazılarıydı ve İmam Hamani tüm bu hususları sıralayarak, “Dolayısıyla İslam nizamının düşmanlarının başında yer alan Amerika zayıflıyor” dedi.
İmam Hamanei, İran İslam Cumhuriyeti'nin bir diğer düşmanı olan Siyonist rejimle ilgili olarak da, 75 yıllık mevcudiyetinde bu rejimin hiçbir zaman bugünkü kadar vahim sorunlarla karşılaşmadığına değinerek, bu rejimin içinde bulunduğu kargaşa ve çökmekte olan halinden örnekler verdi ve şunları söyledi: ‘Siyonist rejimin siyasi istikrarsızlığı var. Dört yılda dört başbakan değiştirdi, parti koalisyonları oluşturulmadı. Dağılıyorlar. Sahte rejim genelinde güçlü bir iki kutupluluk var, bu da bazı şehirlerde yüzbinlerce insanın gösterileriyle kanıtlanıyor. Bu rejimin birkaç roket atarak bu zaafları telafi etmesi mümkün değil.’
İslam İnkılabı Rehberi İsrail'i terk edeceklerin sayısının yakında 2 milyona ulaşacağına dair verilerin yayınlanmasına değinerek, Siyonist yetkililerin bu rejimin yakında çökeceğine dair art arda yaptığı uyarıları Siyonistlerin zayıflamasının bir başka işareti olarak değerlendirdi ve ironik bir şekilde şunları söyledi: ‘25 yıl daha görmeyecekler dedik ama aceleleri var ve bir an önce gitmek istiyorlar gibi.’
İmam Hamanei konuşmasının bir başka bölümünde düşmanların İran içindeki oyunlarına değindi ve şunları söyledi: ‘Geçen yıl kadın sorunu bahanesiyle ve Batılı casus teşkilatlarının desteğiyle gerçekleştirilen isyanlar gibi ülke içinde komplolar oldu ve olacak.’
İslam İnkılabı Rehberi, Batılı ülkelerdeki kadınların içinde bulunduğu üzücü ve güvensiz duruma değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Bu ülkelerin bazılarında kadınlar, kendilerinin de kabul ettiği gibi, sokakta, kamplarda ya da askeri güçlerde güvende değiller. Hatta örneğin mahkemeye şikayette bulunmak için gelen başörtülü bir Müslüman kadın, davacının darbesiyle öldürülüyor ve şehit oluyor. Hal böyle iken bu ülkeler gelip, kadına en yüksek onuru veren İran İslam Cumhuriyeti’ne yol gösteriyorlar.’
İmam Hamanei, geçen yıl yaşanan olaylarda çok sayıda kişinin kandırıldığına değinerek şunları söyledi: ‘Sık sık kandırılan içeriden bazıları, ülke dışındaki yabancı düşmanın ve hainlerin peşine düşerek kadın özgürlüğü sloganları attı. Bu kişiler mantıklı söylemlerde bulunmak yerine kışkırtıcı söylemlerde bulundular.
Kadın meselesi sadece bir örtünme meselesi değildir.’
İmam Hamanei, İranlı kadın ve kızların eğitim, istihdam, siyasi ve sosyal faaliyetler, yönetim pozisyonlarındaki aktif varlığına ve inkılap ve inkılap öncesi kampanyalardaki aktif varlığına, Kutsal Savunma dönemi ve 22 Behmen ve Kudüs Günü yürüyüşlerindeki varlığına değinerek şunları söyledi: ‘Ülkede bu konulardan hangisinde özgürlük yoktur? Dünyanın neresinde İranlı kadınların gururla yaptıkları bu kadar çok faaliyet var?
Örtünme konusu ile ilgili olarak şunu belirtmek gerekir ki başörtüsü, bir devlet kısıtlaması değil, yasal ve şeriat kısıtlamasıdır ve başörtüsü açmak hem şer-i hem de siyasi olarak haramdır.
Başörtüsünü açanların çoğu, buna yönelik kışkırtmanın yani düşmanın casusluk araçlarının farkında değildir.
Onlar, tesettürü çıkarmanın ve tesettürle mücadelenin arkasında kimlerin ve hangi kuruluşların olduğunu bilseler bunu yapmazlar çünkü bu kişilerin çoğu din, dua, ramazan ve namaz ehlidir.
Bu mesele mutlaka çözülecektir, çünkü inkılabın ilk haftalarında İmam, başörtüsü meselesini zorunlu ve kararlı bir şekilde dile getirmiştir. Elbette düşman bu işe bir planla girdiği gibi, yetkililerin de elinde de bir plan olmalı ve işleri düzensiz ve plansız yapmaktan kaçınmalıdır.’
İmam Hamanei konuşmasının bir diğer bölümünde de İran’da yapılacak olan seçimlere değindi ve “Seçimler milli gücün bir tezahürü olabilir ve gerektiği gibi yapılmadığı takdirde ülkenin, milletin ve yetkililerin acizliğini gösterir. Biz zayıfladıkça düşmanın saldırı ve baskısı artar, bu yüzden güçlü olmalıyız ve seçimler gücün önemli araçlarından biridir” dedi.
Ayetullah Hamanei aynı zamanda medyanın önemine değinerek şunları söyledi: ‘Düşmanın sosyal medyada ülke otoritesine yönelik iftira, tahribat ve komploları teşhir edilmeli, dindar ve azimli insanların elindeki ulusal medya, düşmanın bu konudaki çabalarını etkisiz hale getirmelidir.’
İmam Hamanei konuşmasında ayrıca bu görüşmenin başında yıllık raporunu sunan İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’ye güzel raporu ve bilgilendirmesi için teşekkür etti.
Rast Haber
